Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Merhabalar
Kıymetli Abdurrahman abim;
Suallerinize genel bir bakış açısıyla şahsi cevaplar:
1- "Ve biz Mesih- Meryem Oğlu İsa'ya beyyineler verdik ve O'nu Ruh-ul Kudus ile te'yid ettik."
İsrail Oğullarınının inkarcılarının "sihir" dedikleri Allah'ın İsa'ya verdiği bu beyyiner nedir? Allah'ın sadece İsa'yı onunla te'yid ettiği "Ruh'ul Kudus hakkındaki düşüncenizi öğrenebilir miyim?
Beyyine: Apaçık/açıklayan belgeler yani, Hakikat'e dair beyanat.
Görünen o ki, İsa-Mesih'de diğer Nebi'ler gibi Allah'tan aldığı vahiyle Hakikat'i beyan etmiş.
İsrailoğullarının inkarcılarının İsa-Mesih'e verilen(vahiy)e "sihir" demesi sadece bu kıssaya mahsus bir hal değil ki. Kur'an bütünlüğünde anlatılan inkarcı prototiplerin, bütün Nebi'lerin Rabb'inden aldığı vahye "sihir" kendilerine ise "sahir" dedikleri aşikaredir.
Ruh: İlahi emir/vahiy -emrullah- (hikmet/bilgelik). Kudus: Şek ve şüpheden uzak, mukaddes.
Toparlayacak olursak "ruh-ul kudüs: şüpheden uzak ilahi emir" şeklindedir.
Allah Resulleri'nin Allah'tan aldığı vahyi işaret eden edebi bir ifadedir.
2- "Sembol bir dilin gereği "öğütler"dir" dediğiz; İsa'nın anadan körleri ve abrasları tamamen iyileştirmesi, Çamurdan kuşa benzer yaptığı şekle üfürüp onu gerçek kuşa döndürmesi, ölüleri diriltmesi, evlerinde yedikleri ve biriktirdiklerini bilip onlara haber vermesinin (Allah'ın izniyle) birer öğüt olduğu yorumunuzu madde madde açarmısın?
Bu ifadelerin her biri diğeriyle bütünüyle alakalı sembollerdir.
“Kör ve alaca hastasını iyileştirme” yani almış olduğum ruh-ul kudusle/vahiyle sizlerin hakikati görmenizi ve bu nedenle oluşmuş olan iyileşmez (ki o döneme mahsus tedavisi olmayan cüzzam türü bir hastalık örneğiyle) alaca hastalığını iyileştireceğim.
“Çamurdan kuşa benzer şekle üfleyerek kuşa çevirmesi” ise, yine almış olduğum vahiyle sizi işe yaramaz çamur görüntünüzden kanatlandırıp ilahi rızaya uçuracağım.
“Ölüleri diriltmesi” ise, yaşarken ölmüş görüntünüze/halinize yine bu ilahi vahiyle hayat vereceğim (örneğin vahyin hayat vermesi: 6/122). Düşünebiliyor musunuz, bir zatın ölmüş babasını bir şahıs gelse 40 yıllık mezarından kaldırsa ve o zat babasıyla konuşsa, değil mezardan babasını kaldıran adamın üstün meziyetli biri olduğunu o şahsı ilah kabullenmesiyle birlikte çıldırır. Mümkün mü?
“Evlerinde yedikleri ve biriktirdiklerini haber vermesi” ise, gizlemiş olduğunuz yaşamınızın yani, kimsenin görmediğini zannettiğiniz eylemlerinizin niteliği sizi akibet olarak nereye götürücü kıldığının haberini vereceğim.
3- "Allah'a göre İsa örneği Adem örneği gibidir; O'nu topraktan yarattı sonra/ve O'na ol dedi, oluyor." Ayetinden ne anlıyorsunuz? Allah bu benzetmeyi İsa'dan başka da hiç bir kimse için yapmadığını da düşünerek!
“Allah’a göre İsa’nın durumu/örneği ademin durumu/örneği gibidir” beyanının arkasındaki mesajı ise, ehli-kitaptan küfredenlerin İsa hakkındaki iddialarına verilen cevaptır. Yani O’da adem/insan dır. İsa hakkında uygun olmayan “teslis” inancıyla birlikte, bütün yanlış tasavvurları yerle bir eden beyyinedir.
4- "Mesih- Meryem Oğlu İsa yalınız Allah'ın resulü, Meryem'e verdiği O'nun kelimesi ve O'ndan bir ruhtur." ayetinden ne anlıyorsunuz? Yine Allah'ın bu nitelendirmeyi başka hiç bir kuluna yapmadığını da düşünürek!
“Meryem’e verdiği O’nun kelimesi ve O’ndan bir ruhtur.” İfadesinden ise, “O’ndan bir vahiy/emir olarak O’nun bir kelime/kararı dır” şeklinde anlıyorum.
5- Sizce, İsa beşikte/kucakta bir ufak çocuk olarak konuştu mu? İlgili ayetleri nasıl yorumluyorsunuz?
Şahsen, Meryem validenin Allah’ın izniyle İsa’yı yetiştirerek yani dediğini bilerek konuşacak çağa gelince (ki o dönemde İsa’nın yaşının 10-15 gibi olduğunu düşünüyorum) toplumuyla yüzleşmeye çıktıkları kanaatindeyim.
Selam ve saygılarımla.
__________________ Teselli ararsan teselli mi yok...
|